Sayfalar

21 Eylül 2010 Salı

Canlarımı özledim

Masumiyetiniz ve asaletiniz bakşlarınızdan anlaşılıyor canlarım. 
Birbirinizi sevmeniz, kollamanız ve sarılmanız hep daim olur inşallah.
Size iyi bir gelecek vaadi için şimdilik dışardayım ve çok çalışıyorum. 
İyi bir baba olabilmenin, iyi bir gelecek bırakabilmenin ağır sorumluluğu var omuzlarımda
Sizleri çok ama çok seviyorum......
Yukarıda yazan yazıyı görememek ne kötü...

1 Eylül 2010 Çarşamba

Oğlumdan öğrendiğim bir hayat dersi daha...


Lifespan Development dedikleri bu olsa gerek, insanın hayatı boyunca sürekli öğrenme durumu. Birkaç gün önce oğlum bana çok önemli bir hayat dersi verdi. Tam da hayatta mutlu olmak, mutluluk, sahip olmak gibi terimler, tabirler ve bu tanımların hayatımdaki akisleri üzerinde düşünürken oldu bunlar. Dersin adı, "cam kenarı olsun" Tuhaf bir ders başlığı ama hayatımda birçok konuyu bu terimle açıkladığımda anlamlı oluyorlar.

Olay şöyle gerçekleşti: Ailecek bi yolculuğun dönüşünde havaalanında biletlerimizi almak üzere iken bir karışıklık çıktı ve bizi farklı koltuklara dağıttıklarını farkettik. Oğlum cam kenarına oturmayı çok istiyordu. Birden Bussiness bölümünde boşluk olduğunu gördük ve oraya yerleştik. çok mutluydu, tabiki ben de. Mutluluklarımızın sebebi farklıydı tabiki. Hostes bu böüme kesinlikle oturamayacağımızı söylemesi ile hayaller suya düştü ve ardında birkaç kişiden rica ile ekonomi sınıfında bir sıradaki koltukları boşaltmaları sağlandı. Oğlum yine mutluydu ve hatta camkenarı ile ilgili bir şarkı bile besteledi. Cam kenarı oldu cam kenarı... diye. Çok mutluydu. Hayat dersimi tam da burda aldım. "Bussiness değil cam kenarı" Hayatta küçük mutluluklar var. Bunların gerçekten birşeyleri elde etmeyle alakası yok. Hepsi birgün mutlaka oluyor fakan an durmuyor, sürekli akıyor, geçiyor, gidiyor. Bussiness'de olamayabilirim, olamayabiliriz ama mutlu olacak bir taraf vardır hayatımızın, cam kenarı olması gibi mesela.