(Yazılara dikkat...) Piano sakin sakin ve mavi mavi anlatırken kendini birden keman giriyor araya bütün yakıcılığı ve kızıllığıyla. O an Y. Erdoğanın dizeleri geliyor aklıma:
Olacak olmakta olan, Yanacak yanmakta olan, Yok çare akacak akmakta olan, Düşecek...
Bir sabah saçlarımı okşayıp da rüzgar, İzlerini sürüp de gidecek beyaz beyaz. Ve güneş aynaya baktığımda çizgilerden, Yeni bir yüz gösterecek üzülerek biraz.
Yok olmaz erken daha, Biraz geç kalın ne olur, Hiç hazır değilim henüz.
Ne olur baharlarımı, Bırakın bir süre daha, Tanıdık değil bana güz.
Yok olamaz dur, Dur gidemezsin, Gözlerimin rengi dur, Bulutlara dönemezsin.
Yok alamazsın beni, Deli zaman dur. Ömrüme o kurşuni renkleri süremezsin.
Yok olmaz erken daha, Biraz geç kalın ne olur, Hiç hazır değilim henüz.
Ne olur baharlarımı, Bırakın bir süre daha, Tanıdık değil bana güz.
O gün başka renkte ağaracak biliyorum, Ve zorla değil ya o rengi hiç sevmiyorum. Ne olur sanki biraz daha zaman verseniz, Yıllar öfkenizi hiç mi hiç anlamıyorum.
Yok olmaz erken daha, Biraz geç kalın ne olur, Hiç hazır değilim henüz.
Ne olur baharlarımı, Bırakın bir süre daha, Tanıdık değil bana güz.
Yok olamaz dur, Dur gidemezsin, Gözlerimin rengi dur, Bulutlara dönemezsin.
Yok alamazsın beni, Deli zaman dur. Ömrüme o kurşuni renkleri süremezsin.
Yok olmaz erken daha, Biraz geç kalın ne olur, Hiç hazır değilim henüz.
Ne olur baharlarımı, Bırakın bir süre daha, Tanıdık değil bana güz.
"Çocukken, aynı dansçıların belli bir müziği duyduklarında uygun dans pozisyonuna geçmeleri gibi, belli durumlara belli tepkileri göstermeyi öğreniriz. Hayatımızın kareografisi evlerimizde yapılır. Büyük kardeşler küçükleri korur, daha sonrada hayatta hep koruyucu roller üstlenir. Ya da empati duygusu kuvvetli bir çocuk sorun yaşamakta olan anne yada babasına destek olur, sonra da aynı şeyi başka akrabalarına ya da arkadaşlarına yapar. Çabuk karar verebilen bir çocuk, anababanın güvenini kazanır ve yetişkin yaşamında da bu rolünü sürdürür. Çoğu zaman davranışlarımızı belirleyen kalıplar içerisine sıkışıp kalırız. Üstelik bu kalıpların içerisinde kendimizi rahat hissettiğimiz söylenemez." (Vera Held)
Bu logoyla ilgili fazla soyut, anlattığı şeyin tam anlaşılamaması gibi eleştirileri duymuştum. Farklı bir logo olduğunu ben de kabul ediyorum bununla birlikte İngilizlere has bir tasarım farklılığını da kabul etmek gerektiğine inanıyorum. İngilizler planlamada olduğu kadar bence tasarımda da iyiler.